KASTAMONU YÖRESİ SÖZ NİŞAN DÜĞÜN GELENEKLERİ
KASTAMONU YÖRESİ SÖZ,NİŞAN,DÜĞÜN GELENEKLERİ
Evlenmenin gerçekleşebilmesi için Türkiye’nin bütün bölgelerinde olduğu gibi Kastamonu ilinde de birtakım hazırlık ve aşamaların birbiri arkasına yapılması ve izlenmesi gerekir. Kastamonu’da hemen hemen bütün evlilikler sırası ile “kız arama-kız görme”, “düğürlük”,“kız isteme-nazlanma”, “şerbet”, “nişan”, “kına”, “hak alma”, “gerdek”, “semet” gibi adlar taşıyan aşamaların tamamlanması ile gerçekleşmektedir.
Erkeklerin ve kızların evlenme yaşı 17-20 arasındadır. Önceleri çocukların buluğa erme yaşı olan 12-14 yaşlarında evlendikleri söylenmektedir. Geleneksel kesimde aileler iş gücüne ihtiyaç duydukları için oğullarını askere gitmeden evlendirmeyi tercih etmektedir. Yörede askere gitmeden evlenen gençler olduğu gibi bu işi askerliğini tamamladıktan sonra da yapan gençler mevcuttur. Evlenmelerde kızlarla oğlanlar arasındaki yaş farkı 2-3 olmaktadır.
Evlenmelerde sıra beklemede bir katılık yoktur. Ailelerin bazıları büyük dururken küçüğünü evlendirmez. Bazıları ise kısmet açılmış gitsin diyerek evlenmesine izin verir. Bu durumda büyük kızdan izin alınır.Önceleri kızın ve oğlanın fikri alınmaz, anne baba istedikleri kişilerle çocuklarını evlendirirlerdi. “Aile reisleri, yetkili ve etkin birer karar organlarıdır. Evlenmelerde duygusal bağ ve romantizm yerine çıkar ilişkileri, soy devamı, dirlik, uyum ve mevcut uyumun sürdürülmesi geçerlidir…” Günümüzde ise kızın ve oğlanın isteklerine önem verilir.
Aileler, evlenme çağına gelen oğullarına eğer oğlanın seçtiği bir kız yoksa, düğünlerde, çarşı-pazarda beğenilen kızları isterler. Kızda ve erkekte aranan özellikler geleneksel yapılı pek çok yöremizdekilerle benzerlikler göstermektedir. Evlenmelerde ailelerin durumu önemlidir. Kızın oturaklı, ev geçindirecek durumda olması, becerikli, güzel, çalışkan olması oğlanın da işinin olması, şehirde çalışıyor olması önemli ve aranan özelliklerdir.
GÖRÜCÜYE ÇIKMA
Aileye uygun bir kız bulunduktan sonra ilk aşama kızın görülmesidir. Kız görmeye kadınlar gider. Oğlanın annesi, eltisi, bir de aklı başında komşu kadın alınarak görmeye gidilir. Genelde kızı görmeye habersiz gidilir. Burada asıl amaç kızın aile durumunun tespit edilmesi, kızın ev içindeki hal ve hareketlerine, fiziksel bir kusurunun olup olmadığına bakılmasıdır.
Kız evine şeker, çay, pirinç , kolonya, bir kutu lokum götürülür. Kadınlar eğer kızı beğenirlerse kızın başına oyalı beyaz bir yemeni bağlarlar . Bunun anlamı biz bu kızı beğendik oğlumuzla evlendirmek istiyoruz şeklindedir. Eğer kız evi de vermeye niyetliyse bu yemeni ve götürülenler orda kalmaktadır. Eğer vermeye niyetli değillerse bunlar geri gönderilir. Böylece sözsüz iletişim ile aileler karşılıklı birbirlerinin ne anlatmak istediklerini anlamakta araya tatsızlık, kırgınlık girmeden, olay herkese duyurulmadan halledilmiş olmaktadır.
KIZ İSTEME
Kızın istenmesi erkeklerin bulunduğu ortamda yapılır. Kız istemeye oğlanın anne ve babasının yanında yakın akrabalar da gider. Kız evine sözü geçen bir büyük de bulundurulur. Bunlara düğür, düğürlük denir. Sözü geçen bu kişi kızı Allah’ın emri, Peygamber’in kavliyle ister. Kız istemeye en az üç kere gidilir. Kız babası ilk istenişte kızı vermez. Lafımızı ikileyelim, üçleyelim denilerek üç kere istenmeye gidilir. İlk istemede kız babası nasipse olur, nasip değilse ne yapalım veya ne diyelim Allah yazdıysa diyerek cevap verir. Kız babasının böyle cevap vermesi olumlu olarak kabul edilir. Kız babası nazlı davranarak danışacağımız yerler var, kıza sormamız lazım diyerek süre ister. Sakızcılar köyünde ikinci ve üçüncü istemede muhtar da götürülür. Başlıksız gelin verilmediği için muhtarın götürülmesi şarttır. Muhtar ortayı bulmak işini halleder. Başlık iki taksit halinde ödenir. İlki söz kesildiği gün kız babasına verilir. İkinci taksit de düğün kurulduğunda verilir. Aynı köyde istemeye giderken söz şekeri götürülür. Kızı vermeyeceklerse söz şekeri geri gönderilir, söz şekerinin geri gönderilmemesi kızın verileceği şeklinde yorumlanır.
SÖZ KESME
Kızın üçüncü istenişinde sözü bitirilir. Hoca da götürüldüğü için dua edilir. Orada yemek yenip, çay içilir. İş biter. Söz kesimi sırasındaki seremonilerin tümünde amaç her iki tarafın anlaştığını göstermektir. Sözleşmenin tatlı bir yiyecekle kutlanması, sempatik büyü yoluyla tatlıdaki tatlılığı, yapılacak birleşmeye, eşler arasındaki ilişkilere geçirmek, eşleri birbirine tatlı göstermek amacı olmalıdır.
ŞERBET İÇME
Söz alındıktan sonra aradan iki-üç gün geçer kız ve oğlan tarafı bir araya gelir akrabalar çağrılır, hoca dua eder, şerbet içilir. Seydilerde şerbet camide içilir, hoca dua eder. Eskiden evde, yemekli yapılırmış. Şerbet için Cuma veya Pazar geceleri seçilir. Şerbet içilmesinin nedeni kızın verildiğinin etrafa duyurulmasıdır. Köylüye yemek verilir. Söz kesiminde kıza bir yüzük takılır. Buna Ahat köyünde sözlük denir. Söz kesiminde kıza alınacak takılar, düğünde ikram edilecek yiyecekler gibi konular konuşulur. Sakızcılarda gençler genelde gurbette oldukları için söz kesimi telefonla bildirilir. Şerbette, sözleşmenin tatlı bir içecekle kutlanması söz konusudur. Eşleri, aileleri tatlılıkla bağlamak, gençlere saadet temin etmek amacı aranmalıdır. Hocanın da yer alması dini bir uygulama olup, yine birleşmeyi dua ile kutsamak amacı gütmektedir
NİŞAN
Söz kesiminden sonraki aşama nişandır. Buna büyük nişanda denir. “İki genci kendi yaş guruplarından ayırarak daha ziyade evliler gurubuna yaklaştırmaktır…nişan gençlerle birlikte ailelerin birbirlerini daha yakından tanımasına, ekonomik kudretlerinin ölçülmesine, akraba ve komşuların yardımlaşma ilgilerini açığa vurmalarına sebep olur.”
Yörede nişan, kıza alınan ziynet eşyaları ve giyeceklerin bohça içerisine konularak kız evine iletilmesidir. Nişanla düğün arasındaki süre, hem ailelerin gerekli hazırlıkları yapmasına olanak verir hem de çiftlerin anlaşıp anlaşamayacaklarını ortaya çıkaran bir evredir. Evlenildikten sonra boşanmaktansa nişanlıdan ayrılma, nişandan dönme daha hoş karşılanabilmektedir.
Nişanla düğün arasında kurban bayramında kıza kurbanlık getirilir. Ramazan bayramında elbise, ailenin gücüne göre altın takılır. Bazı köylerde helva çörek de gönderilir. Bunlar kızımızın nişanı geldi denilerek komşulara dağıtılır.
DÜĞÜN
Hoca nikahı düğünden bir hafta önce yapılabildiği gibi düğün günü de yapılır. Nikahın yapıldığından kimsenin haberi olmaz. Nikahta kızın ve oğlanın vekilleri bulunur. Kastamonu genelinde düğün günleri, kına gecesi, hak alma ve semet olarak bölümlenir. Ancak bazı köylerde bunların dışında uygulamalar da yer almaktadır.
KINA GECESİ
Kına geceleri ayrı bir önem ve özellik göstermektedir. Evlenecek olan kızın; ailesi, yakınları ve arkadaşları ile kadın kadına geçireceği bu son gece asıl düğün günü olarak da bilinen gelin alma gününden bir gün önceye rastlamaktadır. Bugün, hüznün yoğun olarak yaşandığı bir gündür.Kıza yakılacak olan kına oğlan evi tarafından alınır. Kına töreni kız evinde yapılmaktadır. Öğleden sonra oğlan evinin erkekleri kız evine kına götürür. Akşam da kadınlar kına yakmaya giderler.
GELİN ALMA ;HAK GÜNÜ
Gelin alma, gelinin baba ocağından alınıp oğlan evine götürülmesi sırasındaki uygulamaları içerir. Gelin almaya hak günü, gelin almaya gidenlere hakçı denir. Önceleri gelin almaya damat götürülmezken günümüzde çoğu yerde götürülmektedir. Yenidoğan köyünde Perşembe günü akşam gelin götürülür. Gelin almaya davet için okuyucu çıkarılır. Seydiler’de gelin yol yakınsa öğleden sonra, uzaksa sabah almaya gidilir. Dibek köyünde gelin atla alınmaktadır. Gelin almaya giderken damat gelinin bineceği ata biner. Kaynana da damadın arkasından başka bir ata binerek gider. Öğleden sonra çağrılılar kız evine gelin almaya giderler. Gelin alayında davul zurna bulunur. Uygun alanlarda silah da atılır.
Gelinler önceden at arabası veya yaylıya bindirilerek (Seydiler) alınırken günümüzde arabalarla alınmaktadır. Önceleri gelin görülmesin diye at arabalarının etrafı kilim ve halılarla kapatılır, geline, ata bindirilecekse de ön tarafı yere kadar uzayan, tepesi sivri, arkası kısa kırmızı duvak örtülürmüş. Hakçılar da siyah ve beyaz peçeler giyerlermiş.
GERDEK
Akşam damat yatsı namazı için camiye götürülür. İmam eşliğinde ilahilerle eve getirilir. Kapı önünde dua edilir. Damat orada bulunanların elini öper. Kıyılmamışsa hoca nikahı kıyılır (Sakızcılar,Dibek,Abdal Hasan,Çatak). Damat oradakilerin elini öptükten sonra yumruklanarak içeri sokulur.
DUVAK GÜNÜ;Bugüne semet, gelin görmesi denir.
Sabah gelinin yatağını hazırlayan kadın odaya girip hem yatağı toplayıp, güveyin bıraktığı bahşişi alır hem de gelinle damadı dışarı çıkarır. Gelin kaynana ve kaynatasının elini öper. Onlar da para verir